Sponsorluk harcamaları, Türkiye’de uzun süredir tartışılan ama çoğu zaman yanlış anlaşılan bir konu olmuştur. Neredeyse her hafta vergiden düşmek adına sponsor olacağı projeleri soran kişilerle görüşüyorum. Vergiden düşmek için sponsor olmak yerine, sponsor olup vergiden düşmeyi değerlendirsek daha etkili sonuçlar alırız aslında…
Gelir İdaresi Başkanlığı, 2025 yılında sponsorluk harcamalarının vergilendirilmesi konusunda yeni ve daha net kurallar getirdi. Hem CFO’lar hem pazarlama yöneticileri hem de mali müşavirler hangi giderin sponsorluk, hangisinin reklam olduğunu, hangi durumda vergi indirimi uygulanacağını ve hangi belgelerin düzenlenmesinin gerektiğini bir de benden okusunlar.
Bu yazıda, karmaşık hükümleri herkesin anlayabileceği bir dille ele alacağım. Gerçek hayattan örneklerle konuyu daha anlaşılır hale getireceğim. Sponsorluk ve reklam harcamalarının nasıl ayrıldığını, indirim haklarının hangi şartlarla kullanılabileceğini, sözleşme ve belge düzeninde nelere dikkat edilmesi gerektiğini adım adım açıklayacağım.
İçindekiler:
- Vergi İçin Sponsorluk ve Reklam Arasındaki Fark
- Vergi Avantajı Nasıl İşliyor?
- Kurumlar Vergisi Matrahından %100 İndirilebilir Ne Demek?
- Hangi Alanlarda Sponsorluk Yapılabilir?
- Katma Değer Vergisi (KDV) Uygulaması
- Sözleşme, Damga Vergisi ve “Borcu Yoktur” Şartı
- Uygulama Örnekleri ve Sponsorluk Senaryoları
Vergi İçin Sponsorluk ve Reklam Arasındaki Fark
Mevzuata göre spor sahalarında, sporcuların ve görevlilerin formalarında, dijital mecralarda, reklam alanlarında bir markanın adının, logosunun veya ambleminin kullanılması reklam kapsamında değerlendirilir. Buradaki amaç satışların artırılması, marka bilinirliğinin güçlendirilmesi ve doğrudan ticari fayda elde edilmesidir. Yani markaların uygulayacağı neredeyse tüm sponsorluk aktivasyonları, mevzuata göre reklama girer. Bu nedenle sponsorluktan farklı bir şekilde vergisel işleme tabi tutulur. Yapılan reklam harcamanın tamamı, uygun belgelendirme yapıldığı sürece “gider olarak” kabul edilir ve kazançtan indirilir.
Sponsorluk harcaması ise gerçek veya tüzel kişilerin, gençlik ve spor hizmetleri ile faaliyetlerini desteklemek amacıyla nakdi ya da ayni katkıda bulunmasıdır. Yani amaç, doğrudan bir ticari fayda elde etmek değil, sporun gelişmesine ve sporcuların ihtiyaçlarına destek olmaktır. Sponsorluk harcamaları gelir ve kurumlar vergisi matrahından %50 ve %100 oranlarında indirilebilir.
İşler Neden Karışıyor?
Bir şirketin amatör bir kulübe spor malzemesi sağlaması sponsorluk harcaması sayılır ve tamamı vergi indiriminden yararlanabilir. Ancak aynı şirketin logosunu o kulübün formalarına bastırması reklam harcaması kabul edilir. Bu durumda yapılan ödeme reklam gideri olarak değerlendirilir ve vergi indiriminden faydalanılamaz.
Reklam harcaması, vergi indiriminden faydalanmasa bile, vergiye tabi kazancın tespitinde doğrudan hasılattan düşülür ve bu şekilde vergi matrahı baştan daha düşük bir seviyede belirlenir. Yani sponsorluk ve reklam için harcanan her bir kuruş zaten vergiden düşer.
Peki her ikisi de olursa ne olur? Yani hem doğrudan ticari fayda sağlamak için hem de sporun gelişmesine ve sporcuların desteklenmesine yönelik bir çalışma yapacaksak vergi indiriminden faydalanır mıyız?
Reklam ve sponsorluk harcamaları ayrıştırılabilir. Hiç merak etmeyin; adım adım gidiyoruz.
Vergi Avantajı Nasıl İşliyor?
Sponsorluk harcamalarının şirketler için en önemli yönlerinden biri vergi avantajıdır.
-
Amatör spor dalları için yapılan sponsorluk harcamalarının tamamı (%100’ü) vergi matrahından indirilebilir.
-
Profesyonel spor dalları için yapılan sponsorluk harcamalarının ise yalnızca yarısı (%50’si) indirim konusu yapılabilir.
Türkiye’de profesyonel spor dalı olarak kabul edilen tek alan futbol ligleridir. Yani TFF’ye bağlı Süper Lig, 1. Lig, 2. Lig ve 3. Lig kapsamındaki kulüpler ve bu liglerde oynayan futbolcular, “profesyonel” statüde değerlendirilir. Bu liglerin dışında kalan tüm spor dalları ise “amatör” kabul edilir.
Bu ayrım uygulamada sıkça karıştırılır. Örneğin, Basketbol Süper Ligi veya Voleybol Sultanlar Ligi gibi en üst seviye liglerde oynayan kulüplerin “profesyonel” olduğu sanılır. Oysa mevzuat açısından bu branşlar “amatör” sayılır. Dolayısıyla basketbol, voleybol, kürek, tenis, yüzme, atletizm hatta e-spor dâhil olmak üzere futbol dışındaki tüm spor dallarında yapılan sponsorluk harcamaları %100 indirim hakkı tanır.
Bu indirimler hem kurumlar vergisi mükellefleri hem de gelir vergisi mükellefleri için geçerlidir. İndirim sadece harcamanın yapıldığı yıl beyan edilen gelir üzerinden uygulanabilir. Sonraki yıllara devretmez .
Kurumlar Vergisi Matrahından %100 İndirilebilir Ne Demek?
Türkiye’de 2025 itibarıyla güncel vergi dilimleri; şahıslar için %15, %20, %27, %35, %40 olarak belirlenmiş durumdadır. Kurumlar vergisi oranı ise %25’tir. Finans sektöründeki şirketler için ise bu oran %30 olarak belirlenmiştir. Gelecek yıllar için bu oranlar değişebilir.
Yapılan sponsorluk harcaması, vergi matrahınızı azaltır ve ödeyeceğiniz vergi miktarını doğrudan düşürür. Örneğin, eğer kurum kazancınız 100.000 TL ve vergi oranı %25 ise, ödemeniz gereken vergi 25.000 TL’dir. Amatör spor dalına 10.000 TL’lik bir sponsorluk harcaması yaptığınızda, bu harcamanın tamamı (%100) vergi matrahından düşülür.
Hesaplama şu şekilde olur:
- Vergi Matrahı: 100.000 TL
- Sponsorluk Harcaması: 10.000 TL
- İndirilmiş Matrah: 100.000 TL – 10.000 TL = 90.000 TL
- Ödenecek Vergi: 90.000 TL x %25 = 22.500 TL
Gördüğünüz gibi, 10.000 TL’lik sponsorluk harcaması sayesinde, ödeyeceğiniz vergi miktarı 2.500 TL azalır. Yani eskiden 25.000 TL ödeyeceğinize artık 22.500 TL ödersiniz. Sponsorluk harcaması, doğrudan kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınmaz; bunun yerine, beyanname üzerinde ayrıca gösterilmek suretiyle kurumlar vergisi matrahından indirilir.
Eğer sponsorluk bedeli 10.000 TL değil de 100.000 TL olarak yapılsaydı, hiç vergi de ödenmeyecekti.
Eğer aynı kurum, amatör spor dalına değil de futbola sponsor olsaydı %100 yerine %50 indirim hakkından faydalanacağı için yaptığı sponsorluk harcaması olan 10.000 TL’nin 5000 TL’si indirilecekti. Bu durumda ödenecek vergi miktarı 25.000 TL yerine 23.750 TL olacaktı; yani 1.250 TL azalacaktı.
Sponsorluk, şirketin kasasından “ekstra” çıkan bir para değildir.
Eğer sponsorluk harcamanızı, vergi matrahınız kadar yaparsanız hiç vergi ödemeyeceğiniz gibi spora ve sporculara da katkınız olur. Yani bu tip bir sponsorluk, bir markaya asla ek bir maddi külfet yaratmaz. Zaten vergi olarak devlete ödenecek tutar, doğru yönlendirildiğinde spor kulüpleri ve sporcular için kullanılabilir hale gelir. Yani bir şirket sponsorluk yaparak aslında kendi parasını daha verimli bir şekilde harcar; hem topluma katkı sağlar hem de aynı zamanda mali yükünü azaltır.
Verdiğim örnekten de yola çıkarak herkese tavsiyem şudur. Vergiden düşme amacıyla yola çıkarak düşük bütçeli sponsorlukları yapmayın! Gerçekten bir sponsor gibi davranın ve avantajını kullanarak vergiden düşün. Hazır sponsor oluyorken de reklamınızı yapmak isterseniz onu da yapın!
Hangi Alanlarda Sponsorluk Yapılabilir?
Türkiye’de sponsorluk harcamalarının hangi alanlarda yapılabileceği kanunlarla ve yönetmeliklerle belirlenmiştir. Harcamanın hangi durumda “sponsorluk” sayılacağı ve vergi indirimi hakkı doğuracağı baştan bellidir.
Sponsor olan kurumun adının anılması koşuluyla aşadaki harcamalar sponsorluk harcaması olarak tanımlanır:
• Resmi spor organizasyonları için yapılan saha, salon veya tesis kira bedelleri
• Sporcuların iaşe, seyahat ve ikamet giderleri
• Spor malzemesi bedeli
• Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün uygun göreceği spor tesisleri için yapılan ayni ve nakdi harcamalar
• Sporcuların transfer edilmesini sağlayacak bonservis bedelleri
• Spor müsabakaları sonucuna göre sporculara veya spor adamlarına prim mahiyetinde ayni ve nakdi ödemeler
Sponsorluk yapılabilecek başlıca alanlar şunlardır:
-
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın yıllık faaliyet programında yer alan ulusal ve uluslararası gençlik ve spor organizasyonları.
-
Spor kulüplerinin ve federasyonların eğitim, altyapı ve sporun yaygınlaştırılmasına yönelik resmi faaliyetleri.
-
Kamu kurum ve kuruluşlarına veya spor kulüplerine ait spor tesislerinin yapımı, onarımı ve bakımı.
-
Federasyonların ya da kulüplerin sportif faaliyetlerini sürdürebilmeleri için gerekli araç, gereç ve malzemeler.
-
Ferdi lisanslı sporcuların, federasyon veya bakanlık onayıyla katıldıkları ulusal veya uluslararası organizasyonlar.
-
Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi ile Paralimpik Komitesi’nin sportif faaliyetleri.
Katma Değer Vergisi (KDV) Uygulaması
Sponsorluk harcamalarının bir diğer boyutu da KDV’dir. Nakdi ya da ayni olarak yapılan her katkının KDV açısından nasıl değerlendirileceği, indirim hakkının korunması için önemlidir.
Amatör spor kulüpleri ve belirli kamu kurumları söz konusu olduğunda, yapılan sponsorluk harcamaları KDV’den istisnadır. Yani bir şirket amatör bir kulübe malzeme desteği sağladığında bu teslim KDV’ye tabi tutulmaz. Ancak bu istisna nedeniyle yüklenilen KDV indirim konusu yapılamaz, sadece gider veya maliyet unsuru olarak kaydedilir.
Profesyonel spor kulüpleri söz konusu olduğunda ise durum farklıdır. Profesyonel kulüplere yapılan ayni sponsorluklar ve reklam niteliğindeki işlemler genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabidir. Bu durumda faturada hesaplanan KDV, hizmeti alan kulüp tarafından kısmi tevkifat yoluyla beyan edilir. Örneğin bir Süper Lig kulübüne reklam panosu verilmesi halinde kulüp, faturadaki KDV’nin %90’ını kendi beyan etmekle yükümlüdür.
Nakdi sponsorluklar KDV’nin konusuna girmez. Yani bir şirketin bir kulübün hesabına nakden yaptığı ödeme, sadece sponsorluk harcaması olarak kaydedilir ve KDV hesaplanmaz.
Özetle;
-
Amatör kulüplere yapılan sponsorluklarda KDV yoktur, fakat KDV indirim hakkı da yoktur.
-
Profesyonel kulüplere yapılan sponsorluklarda KDV vardır, kısmi tevkifat uygulanır.
-
Nakdi sponsorluklar hiçbir durumda KDV’ye tabi değildir.
KDV konusunu da aştığımıza göre artık diğer bir önemli maddeye geçiyorum.
Sözleşme, Damga Vergisi ve “Borcu Yoktur” Şartı
Sponsorluk harcamalarının geçerli olabilmesi için mutlaka yazılı bir sözleşme yapılması gerekir.
Bu sözleşme sadece sponsor ile kulüp arasında kalmaz, aynı zamanda Gençlik ve Spor Bakanlığı’na da bildirilmek zorundadır. Böylece hem sponsorluk resmiyet kazanır hem de ileride vergi indiriminden yararlanma konusunda herhangi bir tereddüt yaşanmaz. İnanın, tanıştığım bir çok kurum, sözleşmeyi bakanlığa bildirmediği için yıl sonunda vergi süprizi ile karşılaşmıştır.
Sözleşmede bulunması gereken bazı temel unsurlar vardır. Tarafların adı, adresi, vergi numarası, sponsorluk bedeli, sponsorluk süresi, konunun kapsamı, hak ve yükümlülükler açıkça yazılmalıdır. Ayrıca faaliyet ya da tesisin başlangıç ve bitiş tarihleri, nakdi sponsorluklarda banka hesap bilgileri, ayni sponsorluklarda ise teslim edilecek mal veya hizmetin cinsi ve miktarı da sözleşmede yer almak zorundadır.
Bu sözleşmeler damga vergisine tabidir. Yani belli bir bedel içeren her sponsorluk sözleşmesinden damga vergisi ödenmesi gerekir.
Bir diğer kritik nokta, sponsor olacak kurumun vergi borcunun bulunmamasıdır. Şirketler sponsorluk yapabilmek için bağlı oldukları vergi dairesinden “borcu yoktur” yazısı almak zorundadır. Eğer şirketin vergi borcu varsa, sponsorluk yapması mümkün değildir.
Eğer bir sponsorluk anlaşması imzalamak üzereyseniz, örnek sponsorluk sözleşmesi için bizimle irtibata geçebilirsiniz.
Uygulama Örnekleri ve Sponsorluk Senaryoları
Gerçek hayattan örnekler vererek pratik uygulamaların nasıl yapıldığını tarif etme zamanı geldi.
Ulaşım Firması ve Voleybol Takımı
Bir ulaşım firmasının Sultanlar Ligi’nde oynayan bir voleybol takımına otobüs tahsis etmesi ve tüm bakım masraflarını üstlenmesi sponsorluk kapsamındadır. Çünkü bu harcama doğrudan sporcuların ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Ancak aynı sözleşmede firmanın logosunun takımın formalarında yer alması reklam harcamasına dönüşür. Böylece aynı anlaşmanın içinde iki farklı kategori bir arada bulunur ve her biri ayrı ayrı değerlendirilir.
GSM Operatörü ve Basketbol Forması
Bir GSM operatörünün basketbol takımının formalarının göğüs kısmına kendi markasını yazdırması doğrudan reklamdır. Amaç sporcuların gelişimini desteklemek değil, marka bilinirliğini artırmaktır. Bu nedenle yapılan ödeme sponsorluk indirimine konu edilemez, yalnızca reklam gideri olarak muhasebeleştirilir.
Özel Hastane ile Amatör Spor Kulübü
Bir özel hastanenin amatör bir spor kulübüne ücretsiz sağlık ve rehabilitasyon hizmeti vermesi sponsorluk sayılır. Çünkü kulüp bu hizmeti satın alacak durumda olmasa da, şirketin katkısı doğrudan sporcuların gelişimine hizmet etmektedir. Hastane kulüp adına fatura düzenler, faturada “sponsorluk kapsamında” ifadesini kullanır ve bedeli vergi matrahından düşebilir.
Spor Malzemeleri Üreticisinin Desteği
Bir spor malzemeleri üreticisinin kulübe ayakkabı, top veya forma sağlaması sponsorluktur. Ancak aynı sözleşmede oyuncuların formalarında firmanın ambleminin yer alması şartı varsa, bu kısım reklam olarak kabul edilir. Sponsorluk ve reklamın aynı anda bulunabildiği tipik bir örnektir.
Enerji Şirketi ve Gençlik Spor Sahası
Bir enerji şirketi bir ilçede gençlik spor sahası yaptırıyor ve açılışta yalnızca teşekkür panosu yer alıyor. Bu tamamen sponsorluktur. Çünkü şirketin doğrudan bir reklam amacı yoktur ve katkı spor altyapısına yöneliktir. Eğer aynı şirket sahaya kendi ürünlerinin billboardlarını koyarsa, bu artık reklam olur ve vergi indirimi kapsamında değerlendirilemez.
Giyim Markası ile Bireysel Sporcu
Bir giyim markası federasyon onayıyla uluslararası yarışmaya katılan bir yüzücüye mayo ve ekipman sağlıyorsa bu sponsorluktur. Ancak aynı sporcunun reklam filminde oynatılması ve markanın satış kampanyasında kullanılması durumunda yapılan harcama reklam sayılır.
Banka ve Atletizm Kulübü
Bir banka, amatör bir atletizm kulübüne 1 milyon lira nakdi sponsorluk sağlayabilir. Ödeme dekontunda “sponsorluk” ibaresi yer alıyorsa bu tutarın tamamı indirilebilir. Ancak aynı banka kulübün spor salonunda sürekli kredi kartı reklamları sergiliyorsa, bu harcamalar reklam olarak kaydedilir.
Otomotiv Markası ile Profesyonel Futbol Kulübü
Bir otomotiv markası Süper Lig’deki bir kulübe 25 milyon lira ödeyerek formanın sırtına logosunu koydurduğunda, bu harcama reklam kabul edilir. Ancak aynı kulübe futbolcular için kişisel spor ekipmanları da sağlıyorsa, bu kısmı sponsorluk sayılabilir. Profesyonel kulüplerle yapılan anlaşmalarda sponsorluk ve reklam kalemleri genellikle bir arada bulunur.
İnşaat Firması ve Belediye Spor Salonu
Bir inşaat firmasının belediyeye ait spor salonunun bakımını üstlenmesi ve karşılığında yalnızca bir teşekkür plaketi alması sponsorluktur. Fakat aynı firmanın salona büyük bir reklam panosu yerleştirmesi durumunda artık reklam boyutu ortaya çıkar.
Teknoloji Firması ile E-Spor Takımı
Bir teknoloji firması bir e-spor takımına bilgisayar ve donanım sağladığında bu sponsorluktur. Ancak aynı sözleşmede takımın yayınlarında firmanın logosunun sürekli ekranda görünmesi yer alıyorsa, bu kısım reklam harcaması olarak ayrıştırılır.
Sonuç Olarak
Sponsorluk harcamaları çoğu zaman bir pazarlama tercihi gibi görülse de aslında mali tablolar üzerinde doğrudan etkisi olan stratejik bir konudur.
Pazarlama ve finans ekiplerinin birlikte hareket etmesi, her bir kalemin doğru şekilde sınıflandırılması ve mevzuata uygun belgelenmesi gerekir. Böyle yapıldığında sponsorluk, hem markayı güçlendiren hem de şirketin maliyetlerini optimize eden güçlü bir strateji haline gelir.
Vergi avantajlarından birlikte faydalanalım.
Sponsorluğa hazırsanız başlayalım!
H. Alper Koç
Anasponsor Kurucu Başkanı
Anasponsor
Related posts
Ne Dilersen Dile
Kategorilerimiz
- Eğlence-Medya (83)
- Etkinlik (113)
- Fuar-Kongre-Konferans (151)
- Genel (126)
- Haber (477)
- Haftanın Gelişmeleri (475)
- İnfografikler (35)
- Kültür-Sanat (175)
- Özel (88)
- Sosyal Sorumluluk (26)
- Spor (1.886)