espor gittikçe büyüyen ve gençleri içinde barından yeni bir spor türü. Artık pek çok kurum espor’u görmezden gelemiyor. Bu yazıda espor’un detaylarından ziyade espor sponsorluklarından bahsedeceğim.  espor hakkında fikir edinmek isterseniz, güncel ve iyi bir kaynak olarak değerlendirdiğim Dijital Sporlar’ın hazırladığı içeriklere göz atabilirsiniz.

Konu eSpor takımlarının sponsorluklarına gelince, pek çok takımın yanlışlar yaptığını düşünüyorum. Hem yanlışlarının önüne geçebilmek hem de sponsor bulabilmelerini sağlamak amacıyla bu yazıyı hazırlama gereği duydum. Madde madde gözlemlediğim sorunları açıklayacağım.


1. Sözleşme Yapmamak

Bu madde biraz basit gibi gözükse de sözleşme yapmamak en önemli hatalardan birisidir. Takımların koşullar ne olursa olsun sözleşme yapmaları gerekir. Sözleşmeler her iki tarafın haklarının korunması sağlar.

Yapılacak sözleşmeyi sponsor olacak kuruma bırakmamak, her zaman takımın yararınadır. Eğer kurumların hazır bir sözleşmesi varsa dikkatlice değerlendirmek gerekir. Eğer o sözleşmede beğenmediğiniz veya sizi zor durumda bırakacak maddeler olduğunu düşünüyorsanız, o maddeler üzerinde müzakere yapabileceğinizi unutmayın.

Hukuki anlamda danışmanlık almaya ihtiyaç duyuyorsanız, mutlaka alın. Sözleşme örneklerini değerlendirmemiz üzerine bizlerle de paylaşabilirsiniz.

2. Başvurma Zamanlaması

Sponsor olan kurumlar, yıllık bütçelerini genellikle Kasım-Aralık-Ocak aylarında belirlerler. Bütçelerini belirlerken yıllık planlarını da oluştururlar ve hangi zamanda hangi projeleri gerçekleştirecekleri, nerelere sponsor olabileceklerini planlarlar.

Zamanlama konusu herhangi bir kurumun sizlere sponsor olması konusunda alacağı kararı büyük ölçüde etkiler. Kurumlara yılın ortasında ulaşıp, sizlere sponsor olmalarını isterseniz, yüksek ihtimalle olumsuz yanıt alırsınız.


3. Sponsorluk Dosyası Olmadan Başvurmak

Diğer projelerde de olduğu gibi Türkiye’de sponsor bulabilmek için kesinlikle bir sponsorluk dosyasına ihtiyacınız var. Sponsorluk dosyası konusunda geçmişte pek çok yazı yazdım ve yazmaya da devam ediyorum.

Sponsorluk dosyası ile ulaşmaya çalıştığımız nokta şu; Dosyayı gönderdiğiniz kişiler, sizler ve takımınız hakkında hiçbir şey bilmiyor. Dosyayı okuduklarında sizinle ilgili konuya hakim olmaları ve kurumlara yapabileceğiniz katkıların farkında olabilmeleri gerekiyor. 5n1k sorularına cevap veren, sponsorluk hakları olan, sosyal medya ve iletişim sayfalarının olduğu bir içerik hazırlamalısınız.

Örneğin;
– Takım üyeleri kim?
– Takımınızda oyuncular haricinde farklı ekipler (tasarımcı, koç, mentor) bulunuyor mu?
– Takım olarak hangi oyunları oynuyorsunuz?
– Gelecek yıl için ihtiyaçlarınız neler?
– Daha iyi bir ürüne mi ihtiyacınız var? Gaming House’mı istiyorsunuz?
– İhtiyaçlarınız karşılandığında performansınızın artacağını verilerle nasıl gösterebilirsiniz?
– Hangi şehirlerde bulunuyorsunuz?
– Hangi turnuvalara katılacaksınız, geçmişte hangilerine katıldınız? Başarılarınız neler?
– Sponsor kuruma sunabileceğiniz avantajlar neler?
– Sizi seçmeleri halinde, diğerlerinden farklı olarak neler sunabilirsiniz?
(Sadece logonuzu bir yerlerde gösteririm demek, iyi bir sponsorluk hakkı değildir.)

Sponsorluk dosyanızda, özellikle eSpor gibi dijital bir dünyada olduğunuzdan dijital verileri de eklemeniz gerekir. İnternet siteniz ne kadar trafik alıyor? Sosyal medya verileriniz nelerdir? Ürünlerinizi satıyorsanız, detaylı rakamları paylaşabilirsiniz. Tüm bunları grafiklerle ve ikonlarla göstermeniz, az yazı kullanmanız; dosyanızın okunması için çok önemli. Gerekiyorsa, takım için özel fotoğraflar çektirip dosyaya eklemelisiniz.

Daha detaylı bilgi almak, dosyanızı revize ettirmek veya profesyonel bir dosya hazırlatmak isterseniz, lütfen bizlere ulaşın.


4. Çok Erken Aşamada Sponsor Aramak

Sitemiz üzerinden bizlere bugüne kadar 70’in üzerinde eSpor takımı başvurdu. Bir kısmı ile görüştük; ancak görüşmediğimiz diğer kısım, çok erken aşamada sponsorluk arayışına giren eSpor takımlarıydı.

Tüm takımların hedeflerinin olması güzel; ama “bizim sponsorumuz olsun biz şampiyon oluruz.” gibi söylemlerin tek başına hiçbir anlam ifade etmediğini belirtmemde de fayda var. Kurumların eSpor takımlarına sponsor olmalarındaki en büyük motivasyonları; takımın taraftarı ve kitlesidir. Henüz takipçileriniz oluşmadan (veya yeterli sayıya ulaşmadan) herhangi bir kurumun sponsor olmasını beklemek çılgınlık olur! Siz kuruma bir şeyler sunacaksınız ki kurum da size bir şeyler sunacak…

Bu konuda sahte sosyal medya takipçisi alan takımlara da seslenmek isterim. Kurumlar, sponsor olmadan önce bu tip davranışları ölçebiliyorlar. Sahte takipçisi bulunan takımların sponsor bulma şansları çok düşüktür.

Tüm takımların kendilerini geliştirmeleri, daha iyi sonuçlar almaları, taraftar toplulukları oluşturmaları, kaliteli yayınlar yapmaları ve işlerini ciddiye almaları gerekmektedir. Günümüzde, hangi oyunu oynarsanız oynayın pek çok ücretsiz turnuva düzenleniyor.  İsim yapabilmek için önce turnuvaları kazanmanız gerekiyor.

 

5. Konuşma Dili ve İmla Hataları

Kurumlarla “enseye tokat” muhabbeti gibi konuşursanız, yandı gülüm keten helva 🙂 Kurumlar, karşılarında profesyonel ekiplerin yer almalarını beklerler. Sponsorluk ciddi bir iştir. Hem yazı hem konuşma dilinize önem göstermeniz gerekir. Bu, basit bir konudur ve açıktır.

Sizlerle, başvuran kişinin ismini açıklamadan bir başvuruyu paylaşacağım. Sponsora sunabileceklerini ve düşüncelerini sorduğumuz sorulara verilen cevap;

Yazı içerisinde hem imla hataları mevcut hem de sunulan haklar yeterli ve gerçekçi değil. Facebook adreslerini yalnızca 100 kişi beğenmiş, YouTube adreslerine 30 kişi abone olmuş.

Hele o “Yorumlarınız / Eklemek İstedikleriniz” kısmındaki yazı her okuduğumda gülümsememe sebep oluyor. Belli ki yaşı genç arkadaşlarımız bu yazıyı yazmışlar…

Bu kadar profesyonellikten uzak olursanız, sponsor bulamazsınız. Bu arada, verdiğim örnek yine iyi olanlardan…
Kurumlarla iletişim bir yana mevcut hayatınızdaki iletişim de sponsorluk adına etkilidir. Bu paragrafta yayın yapan takımlardan da bahsedeyim. 2016 yılındaki GameX Oyun Fuar’ında görüştüğüm pek çok kurum, yayın sırasında küfür edilmemesini istediklerini dile getirdi. Bir kısmı da “argoya evet, küfüre hayır”diyerek konuya daha yumuşak yaklaştılar. Aslında bu söylemlerin altında güvenebilecekleri, kurumları ile birlikte anılabilecekleri profesyonel takım aramaları yatıyor. Yani iyi haber; kurumlar iyi takım bulurlarsa, sponsorluğa sıcak bakıyorlar.


6. İlişkiyi Sürdür(e)memek

Sponsorluk dünyasında hali hazırda sponsoru olan takımların yaptığı bir hata ise sponsorlar ile iyi iletişim halinde olamamalarıdır. Mevcut sponsorlarınız ile olan anlaşmanızı yenilemek istiyorsanız, aranızı sıcak tutmalısınız. Kurumların sizleri kendi başlarına takip etmelerini istemeniz, uzun vadede ilişkinizin devamlılığı için hatalı bir davranış olur. Sponsorunuza sunacağınız hizmetlerden birisi de onların işlerini kolaylaştırmaktır.

En az ayda bir kez onlara neler yaptığınızı raporlayın. Sponsorluk haklarını nasıl uyguladığınızı belirtin. Maç sonuçlarınız, site trafiğiniz, sosyal medya etkileşimleriniz; eğer varsa ürün satışlarınız ve Twitch yayın bilgileriniz raporunuzda yer alabilir. Bu sayede bir sonraki anlaşmanızı daha iyi şartlarda sağlayabilirsiniz.

7. İletişim Becerisi

Sponsor bulmanın kritik noktalarından birisi de sponsorlar ile olan ilk görüşmelerinizdeki iletişim kabiliyetinizdir. Sonuç olarak, takımın veya organizasyonun o kurum adına neden faydalı olabileceğini ve nasıl projenize entegre olabileceklerini ilk temasta açıklamak durumundasınız.  İlk temasınızda çok çaresiz gözükmek ya da hiç ihtiyacınız yokmuş gibi gözükmek iki uç noktadır.

Eğer kurumlardan ücretsiz olarak malzeme temini ya da belli bir miktarda para talep ediyorsanız, kurumlarla olan temaslarınızda bazı adımları gerçekleştirmek durumundasınız. Sık karşılaştığım bir-iki durumu paylaşıyorum:

Lütfen “Sayın Yetkili” olarak maillerinize başlamayın.  İlgili kişinin ismine, unvanını dahil ederek hitap etmelisiniz. “Merhaba X Hanım/Bey,” şeklinde maillere başlamanız gerekmektedir. Formaliteleri uygulamalısınız.

Kurumlardan aldığınız cevap olumsuz ise; üstelemenize, kızmanıza, hakaretler içeren mailler atmanıza hiç gerek yok. Aynı şekilde, bu noktadan sonra kurumları ikna etmeye çalışmak da boşuna uğraşmak olacaktır. Diğer kurumları deneyebilirsiniz.

Kurumlardan cevap alamadığınızda, onları her gün arayarak, her gün mail atarak canlarını sıkmanıza gerek yoktur. Sponsor olacakları varsa da olmayacaklardır.

Bir kurumdan olumsuz dönüş aldığınızda minimum 6 ay sonra onlarla tekrardan iletişime geçin. İletişime geçeceğiniz zamanı yılın 4. çeyreği olarak belirleyebilirsiniz.


8. DM’den yürümek

Kurumlarla iletişime geçmenin yolu Twitter değildir. Bir kurum hesabına Twitter’dan “Bize sponsor olun” gibi tweetler atmanız durumunda, robotlar tarafından otomatik cevaplar alacaksınız ve sizleri sürekli başka sayfalara yönlendireceklerdir. Genelde sosyal medya ajansı tarafından yönetilen bu hesaplarda muhatap bulma ihtimaliniz yoktur.

Kurumdaki yetkili kişinin Twitter adresini bularak, takip edip; “DM’den iletişime geçebilir misiniz?” şeklinde tweet atmanız da genellikle olumsuz sonuçlanır. Jenerasyon gereği, konuşacağınız kişiler bu durumu normal karşılamayabilirler; hatta pek çoğu “beni stalklıyor” şeklinde düşünebilir. Bunu sadece Twitter olarak düşünmeyin; Facebook, Instagram ve LinkedIn gibi kanallardan da özel mesaj göndermeniz işinize yaramayacaktır.

Bir kurumla iletişime geçmenin en standart ve doğru yolu; sponsorluk dosyanızı, kendinizi tanıtan bir yazı ile mail atmaktır. Devamında yetkili kişi ile telefonda görüşebilir, kendinizi tanıtabilir ve kısa sunumunuzu yapabilirsiniz. Bu durumun tam tersi de geçerli olabilir. İlk olarak, telefon açtığınızda; sizlerden dosyanızı göndermenizi talep edeceklerdir.

Kurumlara mail atarken, dikkat etmeniz gereken birkaç nokta var. Aynı anda birden fazla kuruma mail atmayın. Bir mailin içine CC’de onlarca farklı mail adresi eklemeyin. Sponsor olacak kurumlar kendilerini özel hissetmek isterler. Bu sebeple olabildiğince maillerinizi ve dosyanızı özelleştirmeye çalışın.

Eğer kurumlarda kimle görüşeceğinizi bilmiyorsanız, santrale “Pazarlama departmanına bağlanmak istiyorum.” diyebilirsiniz. Kurumlarda sponsorlukla ilgilenen departman genellikle pazarlama departmanlarıdır.

9. Sponsorluğu biliyormuş gibi davranmak!

Sponsorluk sadece sizin kazandığınız değil; kurumların ve taraftarların da kazandığı bir modeldir. Kurumlar çok çeşitli sebeplerden ötürü sponsor olabilirler. Hitap ettiğiniz kitle gereği, satışa en kolay dönüşen sponsorluk türü eSpor sponsorluklarıdır. Bu sebeple sunumunuzu kendi ihtiyaçlarınızdan bahsederek harcamak yerine; kuruma katabileceğiniz avantajlardan bahsederek değerlendirmelisiniz. Bahsettikleriniz, kurumların hedefleri ile örtüşmelidir.

Kendinize şu soruyu sorun: Herhangi bir kurum, neden 100.000 takipçisi olan bir takım varken; 1.000 takipçisi olan bir takıma sponsor olsun ki?

Ya da sponsorluk yönetimini Anasponsor gibi kurumlara bırakabilirsiniz 🙂

Umarım faydalı olmuştur.

Her türlü sorunuz ve görüşünüz için bizlere bilgi@anasponsor.com adresi üzerinden ulaşabilirsiniz.

 

Bir sonraki yazımda görüşmek üzere…
H. Alper Koç
Anasponsor Kurucu Ortağı

Güncelleme: 15.12.2021

Bizimle iletişime geçin!